Bloğumuzda Omnipod insülin pompasından bildiğiniz üzere oldukça fazla söz ediyoruz. Cihazın her cihaz gibi artıları olduğu kadar bazı eksileri de var ama özellikle kablosuz oluşu benim ilgimi çekmekte.
Ankara’dan Asena Hanım ve ben elimizden geldiğince Omnipod ile ilgili bir kamuoyu oluşturmaya ve Omnipod firmasına sesimizi duyurmaya çalışıtık.
Omnipod’un merkezi İsviçre’de. Öncelikle Asena Hanım ve ardından ben Omnipod’un Bölge Satış Müdürü Philippe Miloda’ya Türkiye pazarında Omnipod’u görmek istiyoruzu anlatırken neden istediğimizi de detaylıca belirttik. Ancak firma yetkilisi şu an Türkiye pazarına girmek için bir çalışmalarının olmadığı belirtti.
Asena Hanım bunun üzerine Gazi Üniversitesi’nde Prof. Dr. Peyami Cinöz ile eşiyle beraber görüştü. Asena Hanım ve eşi; “Kullanılan bu teknolojinin üniversite takibinde ve de dernek takibinde olmasının ve talebin bu kurumlar vasıtası ile yapılmasının daha anlamlı olabileceğini söylediler.” Peyami Bey’in konuya olumlu ve de ilgi ile yaklaştığını belirtti. Peyami Bey Omnipod ile ilgili kontak noktalarını istemiş ve kendisi de konuyu araştırayım diyerek, ekibimle paylaşacağını da aktarmış. Gerekiyorsa Omnipod’a yazı da yazarız demiş 🙂 Asena Hanım hazır Peyami Hoca’yı bulmuşken yapay pankreastan da bahsetmiş . Neden üniversitemizde bu konuda denemeler yapılmıyor şeklinde soru yöneltmiş ? Ancak Ar-ge’nin olmamasını sebep göstermiş Peyami Bey.
Bir taraftan ben de Amerika’dan Nazlı Hanım ile görüşmeye devam ediyorum. Nazlı Hanım Omnipod kullanan ve yakın zamanda Türkiye’ye döneceği için endişelenen bir diyabetli. Türkiye’deki pompalarıi artı ve eksilerini, bununla beraber SGK sürecini konuşmuştum hatırlarsanız kendisiyle SKYPE üzerinde. Nazlı Hanım Omnipod’un merkezi ile görüşüp, cihazın Türkiye pazarına girmesi için gerekli tüm baskıyı yapacağını söylemişti. Ama halen kendisinde bir geri dönüş alamadım. Cevap gelirse sizlerle mutlaka paylaşırım.
Bununla beraber Asena Hanım’ın eşinin kızkardeşi Amerika’da yaşıyor. Ve kendisinden Omnipod’u nasıl alabileceğini araştırmasını rica etmişti. Omnipod firması bu tarz yani diyabetli olmayanların taleplerine demo cihaz göndererek cevap veriyor. Gönderilen cihaz demo derken Türkiye’deki gibi demolardan bahsetmiyorum. Cihazın maket formunu gönderiyorlar.
Dolayısıyla inanın elimizden geldiğince bir kamuoyu oluşturmaya çalışsak ta bu konuda bir adım da olsa ilerleyebilir miyiz bilemiyorum. Aramızda yabancı dil bilgisi olan arkadaşlarımdan ricam eğer Omnipod’a sizler de birer mail gönderirseniz harika olur. Omnipod’un Bölge Satış Müdürü Philippe Miloda’nun mailini burada paylaşmak doğru olmayacağı için mail gönderme isteyen arkadaşlarım yazıya yorum yaparsa isteyenlere Philippe Miloda’nın mailini gönderirim.
Unutmayalım ki; ANCAK BİZ BİR OLUNCA HEDEFE ULAŞIRIZ 🙂 (Yazıya Asena Hanım’a ulaşan demonun fotoğraflarından birçoğunu ekliyorum.)
Bir imza kampanyası başlatsak ve ayrıca omnipodun türkiyeye gelmesini istediğimiz ingilizce bir yazı hazırlansa ve tüm üyelerce omnipod’a gönderilse nasıl olur acaba ablacım ?
Süper olur , nasıl organize edebiliriz bunu acaba ? Bir de aklıma ne geldi . Bu tür medical cihaz satışı yapan firmaları da bilgilendirip Omnipod ile temasa geçmelerini sağlayabiliriz belki de …
Şuan İmza Kampanyasını hazırlıyorum, link’i buradan paylaşıcam Asena hanım, ayrıca medical cihaz satan firmalar bu işin altından kalabilirler mi ya da bu işe girmek isterler mi pek bilmiyorum ama görüşülmesinden sanırım faydalar olabilir… ama bizim gibi kullanıcılardan önce hocaların bu konuda girişim yapması bu işi tetikleyebilir…
medikalciler büyük olasılıkla piyasayı, yeni çıkanı, devri bitecek olanı takip ediyordur.
Elindeki mallar zaten satılırken ve ürünleri kolayca ,alışkanlık içinde temin ederken yeni bir ürüne girmelerini beklemiyorum. sözkonusu ürün avrupaya yeni gelmiş ve pompa kullanımı kısıtlı bir ülke olan Türkiyeye bir süre daha girmeyeceği belli (bu blogda belirtilmişti). omnipod tek başına giremez ülkemize , servis ayağında bir ortağı olmak zorunda ki bu firmadanda belirli istek ve yaptırımları olacaktır.
hal böyle iken omnipod firmasının en ufak pazarının (ülke olarak) ne olabileceğinin araştırılması ve firmanın istediği rakama yakın pompa ve diğer ürünlerin pazar müşterilerinin hazır olduğunu göstermek amacıyla imza toplamak daha faydalı olacaktır.
kişiler olarak bu çalışma yeterli olmazsa memleketteki firmaları zorlamak gerekecek… nasıl? birlik olarak (zor bence) eylem yaparak
Eylem başladıktan sonra ,üç ayda , Türkiyeye getirtebiliriz.
Nasıl bir eylem (kafamda bir plan var)
Önemli not: pompa kullanıcısı değiliz ama bizde kullanacağız…pompalar hakkında ve arasındaki farklar konusunda bilgim olmayıp sadece ticari bir eylem yapılabileceği hususunda düşüncelerimi dile getirmek istedim.
mutluluklar 🙂
Taha Bey, Asena Hanım ve İlker Bey,
Benim de görüşüm Taha Bey gibi.
Yani sanal ortamda bir imza kampanyası ile Omnipod’un en yetkili ismine mailler gönderebiliriz.
Maili ben bir formatta yazarım. Ve Türkiye’deki insülin pompası kullancıları olarak Türkiye pazarında olmaları gerektiğini belirtebiliriz. Firma Tr pazarına girmeyi düşünmezken artık gelen mailler sonrasında düşünebilir gibi geliyor.
İzleyeğimiz yol;
1- Taha Bey imza kampanyası linkini oluşturacak. Bizler o linke girip gerekli işlemleri yapacağız.
2- Bu kampanyanın bir bitiş süreci olacak. Kampanya bitince kampanya dökümanları toplayacağız.
3- Ben bu arada uzun olmayan, net bir İngilizce e-mail yazacağım.
4- Ve herkesten belirlenecek olan e-mail adresine kampanya dökümanlarını ve yazdığımız e-maili göndermelerini isteyeceğiz.
Bu konuda bir yol alır mıyız bilmiyorum. En azından çabalamış oluruz. Belli mi olur, belki bir bakmışız firma Türkiye pazarına girmeye kalkar.
İzleyeceğimiz bu yolda hemfikir isek bu gece yarısı itibarı ile ancak evime gittiğimde bu süreci Taha ile başlatacağız.
sevgiler
şeker hastası olup insülin kullanan iş adamı veya girişimci bulup, pompanın faydaları anlatılsa aklına yatarsa konuyla ilgilenir gibi geliyor.başbakanımızda şeker hastası değilmi,insülin kullanmıyor galiba ama bu imzaları, çalışmalarınızı onlara ulaştırmak lazım veya milletvekillerinden birine tabi diyabeti olan.malum bizim aylarca uğraşacağımız şeyleri onlar bi sözleriyle hallediyorlar.
Az önce bir haber sitesinde okudum, inşallah doğrudur… sağlık sektörüyle ilgili sanırım hükümetin 2023 hedefleri arasında yerli ilaç ve yerli tıbbi cihaz faaliyetleri olacakmış. sağlık bakanlığı çalışmaya başlıyomuş… bide tutup insülin pompasını yapabiliyormuşuz hem de kablosuzundan ve omnipoddan daha küçük ebatlarda, nasıl olurdu o zaman 🙂
Bu mesajı 13.00 de cumhurbaskanligi@tccb.gov.tr adresine gönderdim.
Merhaba,
Ben bir diyabetli yakınıyım,oğlumuz Eren 04.11.2008 doğumlu olup 13.12.2011 tarihinde 3 yaşında iken Tip-1 diyabet teşhisi ile Erciyes Üniversitesi Çocuk Hastanesine yatırıldığı gün tanıştık hastalığımızla.
31 Mart 2011 tarihinde Cumhurbaşkanlığı himayesinde başlatılan “Diyabeti Durduralım” projesinin 1. yılı değerlendirme toplantısında, pompayla LGS sınavına girmesine izin verilmeyen öğrencinin durumu ile ilgili Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz’ın cevabında “Tip-1 diyabetli için insülinin önemi;3 hafta içinde ölüm kaçınılmaz.” cümlesinden hareketle yardımlarınıza ihtiyacımız bulunmaktadır.
Büyük bir şehir olan Kayseride dahi çocuğumuzu okula (hangi okula?) göndermeye korkuyoruz; okullarda hemşire,diyetisyen ve doktorun olmaması ayrıca günde 6 kere parmaklarından yapılan ölçümle 5 kere yapılan insülin iğnelerinden 3 ölçüm ve 2 iğne okul saatlerinde yapılması gerekmektedir. KİM YAPACAK? Ben Karayolları 6.Bölge Müdürlüğünde, eşim Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünde çalışırken işimimizi bırakıp okul kapısında nöbet tutalım, bizim gibi birçok ailde benzer korkular bulunmakta.
Çocuk Tip-1 diyabetli ne yorulduğunu ne acıktığını ne de şekerindeki değişikliği bilebiliyor, bunun yanında Eren’in şekerinin düzensiz olmasıda sıkıntı. İnsülin kalemlerinden daha avantajlı olan pompalar bulunmaktadır.
Şu an ülkemizde satışı yapılan iki marka var ancak Maalesef tip-1 diyabetli ve yakınları eğitimsizlik ve maddi imkansızlıktan pompa takamamaktadır. Pompa hayatı kolaylaştırmaktadır. Ancak şatışı yapılan iki markada da insülin iletimi hortumlarla yapılmakta olup çocuklar için dezavantajları vardır. ABD’de üretilen kablosuz Omnipod marka insülin pompasının Türkiye’ye gelmesini istiyoruz, firma Türkiye pazarına girmeyeceğini belirtmektedir.
Biran evvel sözkonusu ürünün memleketimize gelebilmesi için yardımlarınızı bekliyoruz.
Saygılarımla.
Bu mesajın Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Eşi Hayrünnisa Hanımefendiye ulaştırılmasını arz ederim
Esra hanım philippe miloda nın mail adresını bende ıstıyorum . umarın yakın zamanda ülkemıze getirmeyı başarırız.
Oğuzhan Bey Merhaba,
Phileppe Miloda’nın mail adresini bloğumuzda paylaşamıyoruz. Kişilerin bilgilerini deşifre etmek sıkıntı yaratabilir.
İnternetten araştırmanızı rica edeceğim.
Sevgiler
yurt dışına gidebilen diyabetli arkadaşlar ve diyabet dr ları bi ilgilenin ya.
Abiler ablalar merhaba.Ben 22 yasindayim ve 4 yildir tip 1 diyabet hastasiyim.Kan sekerim 200 un altina cok nadir iniyor.Turkiye’den Amerika’ya gelmeden once bende novoropid flexpen ve levemir kullaniyordum.Fakat kisa bir sure omnipod unsilin pompasini kullanma firsatim oldu.Burada urun maddi acidan biraz pahali.Makinasiyla beraber ilk aldiginizda $1900 gibi bir ucret veriliyor.Makinanin ozelliklerini aslinda anlatmama pek gerek yok google dan kendi sitesine girdiginiz zaman daha iyi bilgi edinebilirsiniz.Ben sadece kendim kullandigim sure icersinde gordugum artilarini ve eksilerini yazicam.Biz makinayi aldik yaninda resimlerde gordugunuz pod lardan 1 kutu geliyor kutunun icerisinde 10 adet bulunuyor ve Humalog 10ml sise insulinden siringa ile enjekte ederek pod lari doldurup 3 gun sure ile kolunuza bacaginiza yada gobeginize takabiliyorsunuz.Ben kullanirken yararlarini da gordum zararlarinida.3 gun boyunca uzerinizden cikmiyor yapiskani kuvvetli fakat gece yatarken ve esya tasirken bazen zor durumda kalabiliyorsunuz.Banyo yaparken yada denize girerken ustunuzde olmasinda bir sakinca olmuyor ve makina ile kontrol edip eger fazla hareket edecekseniz makinadan insulin enjektesini belli surelerde durdurabiliyorsunuz.daha saymakla bitmez bir suru arti eksisi var tabiki ama en onemlisi KAN SEKERINE OLAN ETKISI.Yediginiz yemeklerin yada tukettiginiz gidalarin karbonhidrat ve seker degerlerini makinaya girmeden insulin enjektesini baslatamiyorsunuz ve tabiki her yemek yemeden once makinanin destekledigi kan olcme cubuklari ile yada kendi seker olme cihaziniz ile kan sekerinizi olcmeniz sart.Yemek yemeden once gireceginiz karbonhidrat degerine gore makina kan sekeriniz ve yiyeceginiz karbonhidrat gramini baz alarak insulin dozunu ayarliyor ve 5-6 dakikalik zaman dilimi icerisinde yavas bir sekilde caninizi acitmadan insulini vermeye basliyor.Rahat yiyebilme acisindan pompa gercekten seker hastalari icin mucizevi bir alet ama bazen uzun sure vucudunuzda takili oldugu icin pompanin takili oldugu bolgede biraz aci olabiliyor.Turkiye’de bu pomapnin satilmasini ve benim gibi seker hastaligi olan insanlarin bu rahatliga kavusmasini cok isterim.Eger elimden gelebilcek bir yardim varsa ki yorumlarda ingilizce e-mail atilabilecegi soylendi,bu konuda bende elimi tasin altina koymak isterim.Bu arada eklemem gereken birsey daha var Pompayi kullanirken yine ayni sekilde diyetinize uymaniz gerekiyor.Pompa herseyi eskisi gibi yiyip icebileceginiz anlamina gelmiyor 🙂
[…] http://www.diyabetimben.com/asena-hanim-ve-benim-omnipod-ile-ilgili-gorusmelerimiz.html […]