Esra’nın Pazar Günü ve Kan Şekerindeki Son Durum

Diyabetimben‘den çağrı yapmıştım. Apidra’ya ihtiyacım vardı. Bizi iki yıldır takip eden Şafak Hanım’ın dün Facebook’tan mesajını alınca çok sevindim. Acıbamdem’de oturuyormuş kendisi. Bugün için randevulaştık. Ve 12:15 gibi buluştuk.

Bir yerde oturup bol bol sohbet ettik 🙂 Bir kutu Apidram’ı da Şafak Hanım’dan almış oldum 🙂 Kendisine tekrar çok teşekkür ederim.

Bu arada unutmadan söyleyeyim. Kan şekerim normale döndü. Dün sabah kalktığımda yüksek olan kan şekerim öğleden sonra agresif bir şekilde yükselişe geçti. 137 mg/dL gibi bir değerden 411 mg/dL’ye yükseldi.

Kadıköy’de olduğumuz için Eşref ile beraber Şifa Hastanesi’ne gidip hemen CRP baktırdık. Enfeksiyon varsa bilelim ve çözüm üretelim diye. Enfeksiyonel bir durum yokmuş. Yememde de bir sorun yok. İnsülinlerin son kullanma tarihinde de sorun yok.  İnsülin pompasının setini taktığım bölgeyi de, seti ve rezervuarı da değiştiriyorum. Yine sorun ortadan kalkmıyor. Şekerim yine yüksek. Ama dün galiba 25-30 kez kan şekeri ölçümü yaptım. Parmak kenarlarım delik deşik oldu.

Hatırlarsanız bir ara Medtronic marka insülin pompasının rezervuarlarında sızma olduğunu için firma yetkilileri sorunlu rezervuarları değiştirmişti. Aklıma yine benzer bir durum var mı sorusu geldi. Acaba rezervuar sızdırma yapıyor mu?

Akşam eve geldiğimizde kan şekerim yine 400 lerde olunca önce insülin kalemi ile 5 ünite insülin yaptım. 1 ünite insülin kan şekerimi 50 mg/dL düşürüyor. Ve bir baktım ki kan şekerim normale geliyor. Demek ki insülin ihtiyacım artmamış. O zaman başka bir sorun var. Evde LOT numarası farklı olan rezervuar arayıp durdum. Şansıma 3 adet farklı LOT numaralı rezervuar ufak tefek şeyleri sakladığım bir ayakkabı kutusunun içerisinde çıktı 🙂 Rezervuarı değiştirdim ve her şey yoluna girdi. Dünden bu yana kan şekerim yolunda. Demek ki rezervuarda ya bir sızma ya da başka bir şey var. LOT numarası da H9201563.

Bu detayı da verdikten sonra Pazar günümü anlatmaya devam edeyim sizlere. Şafak Hanım ile buluştuktan sonra Ataşehir’de kurulan Küçükbakkalköy Pazarı’na geldim. Evimizde meyve yoktu. Onları almam lazımdı. Tezgahlar dolup taşıyor ama önce sel sonra da sıcaklardan dolayı sebze ve meyveler bu mevsime göre canlılığını yitimiş. Ama yine de güzel şeyler aldım 🙂

En üzüldüğüm konu ise çileğin son demlerini yaşaması. Canım çilek çekiyordu ama iki farklı tezgahtaki çilekler pörsümüştü. Almadım. Ama halen çilek bulup yiyen varsa unutmayın; 10 adet çilek 15 gram karbonhidra içerir. Tartı ağırlığı ise 200 gramdır.

Çilek yok ama şeftali tezgahlardaki yerini almış. 1 orta boyu 15 gram karbonhidrat içeriyor. Öyle kocaman olanından değil. Ama dikkat edin. Çok fazla yumuşak şeftali almamaya özen gösteriyorum. Çünkü şeker oranı olgunlaşması ile paralel daha da yüksek oluyor.

Kiraz da tezgahlarda bol bol var. Bazıları çok ufak bazıları ise şöyle etli etli 🙂 12 adet kiraz da 15 gram karbonhidrat içerir. Unutmayın. Ama kiraz öyle namussuz bir meyvedir ki yemeye başladınız mı 12 adet ile sınırlı kalamıyorsunuz 🙂 Yedikçe yiyiyorsunuz.

Eşref dışarıda olduğu için yemeklerimiz de yaptım. Zeytinyağlı kabak ve yeşil fasulyeyi de pişirdim. Pazardan eve getirir getirmez ve taze taze pişirince çok da öabuk pişiyorlar.

Zeytinyağlıları yerken de 4 tepeleme yemek kaşığını 6 gram karbonhidrat sayabilirsiniz.

Bir de tantunilik kuşbaşı etti soteledim. Proteinsiz bir ana öğün olmazsa olmaz. Bunu unutmayın. Bir de sarımsaklı yoğurtlu semizotu be abugannuş yaptım.

Bugün döktürdüm resmen. Birkaç günlük yemeğin hazır olması biz kadınları rahatlatıyor 🙂

Şekerimin yoluna girmiş olmasının mutluluğu ile hepinize keyifli ve mutlu ve düzenli kan şekerli bir Pazar günü dilerim 🙂