Uzun bir yolculuktan sonra nihayet Stintino’ya vardık.
İstanbul’da Şerifali’de oturuyoruz. 04:00 gibi evden çıkıp Atatürk Havalimanı’na geldik. 06:10’daydı uçuşumuz. Önce Roma ve aktarmayla Alghero Havalimanı’na geldik. Ancak yolda giderken acaba bir şey unuttum mu endişesi beni her zaman rahatsız eder. Ama insülin, glükometre, iğne ucu ve insülin pompası sarf malzemeleri yanımda oldukça diğer tüm eşyaların bir anlamı kalmıyor 🙂 İnsülinlerimi insülin taşıma cüzdanına yerleştirdiğimi ve soğuk olması için de küçük bir buz kaseti koyduğumu da unutmadan söyleyim. Bu cüzdana valizin içine koydum. Yanıma almadım. Yoksa havalimanı güvenliğinde sıvı kısıtlaması ya da ne olduğunun sorgulanması gibi engellere takılma ihtimalim olacaktı.
Bu tarz yani gecenin bir saatinde başlayan yolculuklarda yemek saatlerimi esnetiyorum. Özel bi sebebi yok ama sürekli hareket halinde olunca insan acıkıyor 🙂
Unutmadan; Roma’ya ilk indiğimizde üst aramasında insülin pompama eli denk gelen kadın polis ne olduğunu sorduğunda, tip-1 diyabetli olduğumu ve bunun da insülin pompası olduğunu söyledim. Rahatça geçip gittik bu kontrolden.
Alghero’ya geldiğimizde saat 10:30 gibiydi. Transfer ile Club Hotel Ancora’ya geldik. Bulunduğumuz bölge Stintino. Denizi ile baya ünlü.
Otele yerleştikten sonra deniz kenarında yemek yemeye gittik. Çanta filan almadık. Glükometrem ve telefonum elimdeydi. Yemek bitti ve otele döndük. Yol yorgunluğu olunca uyuyalım dedik. Uykudan kalktım ve glükometremi bulamadım. Yemek yediğimiz yerde unuttuğum geldi aklıma. İşte tam da bu an; “iyiki de yedek glükometre almışım” dedim kendi kendime 🙂 Yemek yediğimiz yere giderek glükometremi de aldım.
Sonra bisiklet ile Stintino merkezine kadar gittik. Giderken fena yoruldum. Ara ara dinlendim ama galiba bu bisiklet seyahatleri beni zayıflatacak 🙂 Bisiklet sürmeden şekerime bakmayı ihmal etmedim. Yanımda vişne suyum da vardı. Sorun yaşamadan akşam yemeğini yiyip otele döndük. Dönüş yolu gidişe göre daha rahattı elbette.
Özellikle tatilde sürekli hareket halinde olunca insülin dozlarını değiştirmek oldukça önemli oluyor. Gereksiz hipoglisemi yaşamamak için insülin dozlarınıza aman dikkat edin.
Şimdilik bu kadar. Biz tatilin ve huzurun keyfini çıkarmaya devam ediyoruz 🙂
Küçük bi not: Eşref’in kiloları gözünüzden kaçmasın 🙂
Tatlımmm , İyi eğlenceler . İnşallah biz de o taraflara doğru yola çıkacağız da insülünlerini uçakta yanına almadın mı ?
Asena Selam,
Teşekkürler.
Genelde bagajda taşımayı tercih ediyorum. İnsülin taşıma cüzdanım galiba iyi 🙂 Içindeki buz kaseti otele vardığımızda daha çözülmemişti 🙂
Sevgiler
Esra Hanım merhaba,
Allah daha çok versin. Gezmişsiniz, tozmuşsunuz, yemiş içmişsiniz bir de yorgunluk diyorsunuz.
Unuttuysanız hatırlatayım, tatile çıkmanın ilk kuralıdır yorgunluk. 🙂
Unutmadan diyabet bulaşıcımı bilmem ama unutkanlık kesinlikle bulaşıcı.
Tip 4 diyabetli değil ama Tip 1 unutkan oldum sayenizde. ;(
Eşref abinin kilosuna dikkat neden dikkat edelim bilmiyorum ama yüzünde sanki sezon öncesi futbolcuları zorla kampa götürürleemiş gibi bir ifadesi var. 😉
En iyi tatiller, bol bol dinlenmeler.
Hatice Hanım Merhaba,
Tip-4 olmak kolay değil. Ortama ayak uyduruyor olabilirsiniz 🙂 Ama tip-1 diyabet Bulaşıcı değil.
Tatil vallahi çok yorucu. Ama buralara kadar gelmek değdi.
Eşref’in göbek her yerde belli ediyor kendini. İtalyan adamlar gayet fit. Eşref yanlarında durunca durum içler acısı 🙂
Sevgiler
[…] İtalya / Sardinya Adası, Stintino […]