Tip-1 Diyabetin Sebebi Aşırı Hijyen Olabilir Mi? / DIABIMMUNE Çalışması

Yaklaşık 1-2 ay öncesinde DaVinci kanalında diyabetle ilgili araştırma çalışmalarının olduğu bir belgesel izliyorduk. Özellikle tip-1 diyabetin sebebi ile ilgili devam eden bir araştırma oldukça ilgimizi çekti. Çalışmanın adı DIABIMMUNE.

Tip-1 diyabetin sebeplerinden biri olarak aşırı hijyenden bahsediliyor ve bu sebebin de doğruluk payının araştırıldığından bahsediliyordu. Bazı tıbbi terimler olsa da önemli bir çalışma olduğu için sizlerle paylaşmak istedim. Çalışma ile ilgili en güncel haber 2014 yılına ait ama çalışma ekibine bir mail göndererek tip-1 diyabet ve hijyen arasındaki bağın çözümlenmesinde hangi aşamada olduklarını sormayı planlıyorum. Cevap gelirse sizlerle de paylaşacağım

Bu arada ben çocukken şu andaki durumumdan daha hijyenik yaşıyordum. Kendi evimizi temizlemek yetmez komşulara temizliğe giderdim. Deterjan kokusu benim için parfümden daha önemliydi. Özellikle çamaşır suyu 🙂

Çeviri, Facebook üzerinden tanıştığım ve uzun zamandır da bizi takip eden Sn Fatih Kalkan’ın yaptığını ayrıca belirtmek isterim. Bu vesile ile de kendisine teşekkürler.

Yapılan ilk araştırmalar, immün hastalıkların oranı ile iyileşen yaşam koşulları ve hijyen standartları arasında kuvvetli bir bağ olduğunu gösteriyor. Estonya hızlı geçiş yaşayan bir ülkeyi temsil etse de dünya çapında yaşam standartlarının değişkenlik gösterdiği en uç örneklerinden biri, aynı sınırı paylaşan Finlandiya ve Rusya’nın Karelya Bölgesi arasında görülmekte. Finlandiya’nın gayri safi milli hasılası Karelia Bölgesininkinin 7 katı. Bu üç ülkede de, immün hastalıkların gelişiminde hijyen hipotezi ve gen-çevre etkileşimlerini test etmek için özel imkanlara sahip bir labaratuvar bulunmaktadır. Hijyen hipotezine göre, immün hastalıkların artan görülme oranı ve sıklığı ile maruz kalınan patojenlerin azalması arasında bir ilişki söz konusu. Gelişmiş ülkelerde görülen alerjik vakalar ve astım hastalığının artan oranı, başlangıçta hijyen hipoteziyle açıklanıyordu; fakat şimdilerde tip 1 diyabet gibi diğer oto-immün hastalıklar da bu hipotez ile açıklanıyor.

Bu toplumlarda geçmişte yaşayan insanların koruyucu HLA genotipleri ve hastalığa yatkınlıklarında çok sınırlı bir farklılık söz konusuyken, Rus Karelya’sındaki tip 1 diyabet oranı, Finlandiya’dakinden 6 kat daha düşüktür.

Bu noktada ‘DIABIMMUNE’ projesinin amacı, artış gösteren immün hastalıkların oranında ‘Hijyen Hipotezinin’ rolünü değerlendirmek ve özellikle tip 1 diyabette, potansiyel koruyucu etkiye sahip ‘mikrobiyal ajan’ların arkasındaki mekanizmayı tanımlaktır. Çalışma dizaynı iki grubu kapsar: Yeni doğan bebek grubu ve küçük çocuklardan oluşan bir grup. Burada amaç, yaşları 3 ile 5 arasında değişen 2000 çocukla çalışmalar yapmak ve yeni doğmuş olup, otoimmün hastalık bakamından genetik risk faktörü taşıyan 320 bebeği, doğumlarından 3 yaşlarına gelinceye kadar gözlemlemek. Deneklerin tahmini sayısı Finlandiya’dan, Karelya’dan ve Estonya’dan 2320’şer katılımcıyla toplamda yaklaşık 7000 kişi olacaktır. Bu çocuklar, organa özgü oto-antikorları, alerjiler, enfeksiyonlar, bağırsak mikroflora ve beslenme faktörleri için teste tabi tutulmuşlardır. Yeni doğanların incelemeye alınmasına Eylül 2008’de başlanacaktır. Bu proje Avrupa Komisyonu tarafından finanse edilmektedir (7. Çerçeve Programı, 202063 numaralı proje).

(Kaynak: http://www.diabimmune.org/About%20DIABIMMUNE.html, Çeviri: Fatih Kalkan)