Amsterdam’daki Etkinlik ve Diyabetli Bloggerlardan Öğrendiklerim

Amsterdam’daki Etkinlik ve Diyabetli Bloggerlardan Öğrendiklerim

Çoğunuzun bildiği gibi geçtiğimiz hafta sonu Amsterdam’da Abbott’un her sene düzenliği blogger etkinliğindeydim.

FreeStyle Libre Blogger Etkinliği İçin Amsterdam’da Olacağım başlıklı yazımızda da bahsetmiştik. Polonya, Belçika, Almanya, İsviçre, Fransa, İtalya, Hollanda, İngiltere, Amerika, Yunanistan gibi farklı ülkelerden katılım olurken, benim için faydalı bir etkinlik oldu. Ve sizlerle bazı konuları bir başlık altında paylaşmak istedim.

Her Ülkede Her Marka Diyabet Teknolojileri Var Mı?

Bildiğimiz gibi Türkiye’de insülin pompası ve sensör markaları az sayıda. Daha doğrusu marka çeşitliliği kısıtlı. Benzer durum Belçika’da da geçerliymiş. Belçika’da sadece 2 markanın insülin pompası var. İkisinden birini tercih etmek zorunda kalıyorsunuz.

Marka azlığının bize özgü olmaması beni sevindirdi.

Herkes İstediği Markayı Takabiliyor Mu?

Her ülkenin dinamikleri farklı. Galiba Dünya genelinde doktor ve/veya hemşire yönlendirmesi en önemli engel.

Yurt dışında da bazı klinikler tek bir marka insülin pompası ve sensör önerirken bazı kliniklerde ise sağlık profesyonelleri her ürünün teknik özelliklerini anlatıp tip-1 diyabetli veya diyabetli yakınının kendisinin seçmesi isteniyormuş.

Ki daha önce de bahsettiğim gibi araç alırken, evlenirken, işe girerken ya da ev satın alırken hayatımızın her anında karar vericiler hep bizleriz. Üzerimize takacağımız ve hayatın her anında kullanacağımız bir ürünü alırken de en doğru kararı verirken birilerinin bize rehber olması gerekiyor. İllaha git, şunu satın al dememesi gerekiyor.

Bloggerlar arasındaki sohbetlerimizde herkes bu mantıkta bakıyor. Ve hatta gittikleri klinik bu seçme özgürlüğünü vermiyorsa klinik değiştiriyorlarmış 🙂

Türkiye ve Yurt Dışında Tip-1 Diyabetle Sağlık Geri Ödemeleri Arasındaki Temel Farklar?

İnsülin pompalarının hemen hemen tamamı her ülkede tam ödeme kapsamında. Kimsenin cebinden bir şey çıkmıyor. Buna sensörler de dahil.

Mesela;

Libre; Fransa, İsviçre ve Finlandiya gibi ülkelerde % 100 ödeniyor. Bazı ülkerde koşullara bağlı % 100 ödeniyor. Bazı ülkerde ise belli bir oran dahilinde ödeniyor.

Dexcom ise Almanya’da % 100 ödeniyor. Hatta nerelerde ödenip ödenmediğine http://www.dexcom.com/reimbursement linkinden de ulaşabilirsiniz.

Medronic’in sensörleri de çoğu ülkede % 100 ödeme kapsamında. Özellikle bloggerlardan 4-5 kişi 640G kullandıkları için onlar söyledi. Mesela İngiltere’de tam ödeme kapsamında sensörler ve 640G 🙂

Alternatif Tıp Önerileri Oluyor Mu? Buna Nasıl Bakıyorlar?

Son gün yani Pazar günü bir konferans oteline gittik. Metabolizma ve Besin konulu konuşmayı dinlemeyi tercih edenler arasında blogger etkinliği dışından kişiler de dinleyici olarak vardı. Adamın biri bir fasulyeden bahsetti. Günya tip-1 diyabete iyi geliyormuş falan filan 🙂 Herkes aynı anda; ‘Bu tarz tedaviler tip-2 diyabetliler için daha uygun olur. Biz tip-1 diyabetliyiz. Ve tip-1 diyabetin şu an biline kesin çözümü yok.’ şeklinde tepkiler verdik 🙂 🙂 🙂

O anda bizlerin sosyal medyada verdiği tepkilerimiz aklıma geldi. Aynı biz gibiler dedim 🙂

Kablosuz İnsülin Pompa Kullanımı Nasıl?

20-25 kişiden rahatlıkla 5-6 kişi Omnipod kullanıyordu. Hatta iki kişinin Omnipod Pod değişimini birebirde izledim. Oldukça pratik bir uygulama şekli var. Ama Omnipod’un kumanda büyüklüğü ve ağırlığı onları mutsuz ediyor 🙁

Yanımda Medtrum Patch İnsülin Pompası’nı da götürmüştüm. Herkes duymuş ama görmemiş. Tecrübe edip paylaşan kimse yok. Galiba Dünya genelinde de Medtrum’u kullanıp, tecrübe paylaşan ilk kişiyim 🙂 🙂

Ben de oturup anlattım. Omnipod ile bazı ufak farklılıkları olsa bile insanların çoğu Medtrum’u merakla dinledi.

Genel anlamıyla etkinlikle ilgili ( #dxAmsterdam ) notlarım bu yönde. Birkaç detay daha bu hafta sizlerle paylaşıyor olacağım 🙂