Diyabet Dostları Ödülleri / Diyabetli Çocuklar Zirvesi
Diyabet; BİR TAKIM OYUNU! dedik. Gerçekten de bir takım oyunu. Tip-1 diyabetli bir çocuksanız; okuldaki öğretmeninizden, doktoruna, hemşirenize ve gidebiliyorsanız diyetisyeninize kadar, hatta aile bireylerine göre herkesin takımda olduğu bir takım oyunu.
Diyabetli Çocuklar Zirvesi’nde de bizler bu takım oyununda önemli yerleri olan kişilere ödül verdik. Daha doğrusu ‘teşekkür’ ettik. Birçok kişi bize tip-1 diyabetli hayatlarına uzman dokunuşu yapan doktor, hemşire ya da öğretmeniyle ilgili hikayelerini yazdı. Jüri üyelerimiz ve Zirve hazırlığını yapan ekip olarak bizler hikayeleri değerlendirdik.
- Doktor kategorisi ödülü Serpil Emre Ersoy’un yazdığı hikaye ile Prof Dr Oğuzhan Deyneli’ye,
- Hemşire kategorisi ödülü İlke Erdoğan’ın yazdığı hikaye ile Hemşire Gülin Çevik’e,
- Öğretmen kategorisi ödülü ise Serpil Buga’nın yazdığı hikaye ile Öğretmen Fatma Can’a ‘teşekkür’ ettik.
Bu arada küçük bir not; Oğuzhan Bey ve Gülin Hanım ile ilgili birkaç kişi daha hikaye yazdı.
Ödül töreninde ise özellikle Öğretmen Fatma Can’ın konuşması beni çok duygulandırdı 🙁 Tip-1 diyabetli okullu çocukların yaşadığı sorunları tanıklık edenler olarak bu kadar güzel düşünen, özverili bir öğretmeni sahnede dinlemek müthişti.
Serpil Emre Ersoy’un Prof Dr Oğuzhan Deyneli İçin Yazdığı Hikaye
Not: Oğuzhan Bey’in plaketini Prof Dr Şükrü Hatun verdi.
Merhaba,
15 senedir diyabetliyim ve evlendikten sonra diyabetli olduğum için hamile kalmam ve çocuk doğurmamın sakıncalı olduğunu ve iri bebek doğurma ihtimalimin yüksek olduğu söyleniyordu gittiğim doktorlar tarafından. Hamilelik takibinin çok iyi yapılması, şekerimin kontrol altında kalması için insülin pompası kullanmaya başladım.
Bilinçli bir diyabet hastası olmaya ve diyabetteki yenilikleri takip ediyordum. Bir yandan da çocuk sahibi olmak istiyorum fakat doktorlar oynak tip-1 diyabetli olduğum için gebelik takibimi yapmak istemiyorlardı. Gebelik takibi için Dr. Oguzhan Deyneli‘yi tavsiye ediyorlardı. Oğuzhan Bey’e e-mail adresinden ulaşarak sorunlarımı anlattım. Gebelik takibi, çocuk sahibi olmak istediğimi ve kendisinin takip etmesini istediğimden bahsetmiştim. Biraz da umutsuzdum. Çünkü Oğuzhan Bey’i hiç tanımıyorum. E-maile cevap vereceğini düşünmüyordum.
Fakat birkaç gün sonra bana cevap vermişti. O günü hiç unutamam. “Tabı bu arada yıl 2008” Şu saatte Marmara Üniversitesi Hastanesi’nde beni bul diye randevu verdi ve beni çok güzel karşıladı. Çay bile ısmarladı. Bir çok tahlil yaptı. Gebe kalmadan önce şeker ortalamasının 4,5 olması gerektiği ve bunun için neler yapmamı, insülin pompasının ayarlarını yaptı.
Sağlıklı bir şekilde hamile kaldım. Gebeliğim boyunca tüm desteğini esirgemedi. Cep tlf ve e-mail yolu ile sürekli iletişim halinde kalarak Allah’ın izni ile bebek sahibi oldum. Doktor Oğuzhan Bey bir doktordan ötedir benim için. Yol gösterici bir rehberdir. Bu platformdan Dr. Oğuzhan Bey’e sonsuz tesekkürlerimi iletiyorum.
İlke Erdoğan’ın Hemşire Gülin Çevik İçin Yazdığı Hikaye
Not: Gülin Hanım’ın plaketini Prof Dr Serpil Salman verdi.
5 yaşındaki kızım Elif’in diyabet olduğunu öğrendiğimizde bize kol kanat geren, doğru doktoru bulabilmemiz için tüm imkanlarını seferber eden alışma sürecinde ilgi ve alakalarını destek etmeyen başta Burak ve Barış olmak üzere değerli dostlarımız Özenoğlu ailesine minnet ve teşekkürü borç biliriz…
Yine aynı süreçte gerek hastanede gerek telefonla bizden desteğini ve ilgisini bir an olsun esirgemeyen, kızımın diyabet ve insülinle arkadaş olması için gönülden ve tüm sevgisiyle onu sarıp sarmalayan evimizin kanatsız meleği, kızımın biricik Gülin ablası Gülin Çevik hemşireye çok teşekkür ediyor ve iyi ki varsın diyoruz…
Bu satırları yazarken tüm yaşananlar gözümün önünden geçti. Allah herkesin zor durumda karşısına böyle güzel ve özel insanlar çıkarsın… Ve siz Esra Hanım son teşekkür size 😊 Bloğunuzu büyük bir dikkatle takip ediyorum. Bir çok bilgiyi sizin sayenizde edindim. Sosyal sorumluluk anlamında alanınızda bir numarasınız, çok teşekkürler…
Serpil Buga’nın Darıca Anaokulu’nda Öğretmen Fatma Can İçin Yazdığı Hikaye
Not: Fatma Hanım’ın plaketini Doç Dr Rahime Gül Yeşiltepe Mutlu verdi.
Ögretmenimiz oğlumun şekerini ölçüyordu. Birebir onunla ilgileniyordu. Yemek saatlerini oğluma göre ayarlıyordu. Bizlerden bilgi almadan sınıfta bir şey dağıtmıyordu.
Ödül vereceği zaman oğlumun yiyebileceği şeyleri dağıtıyordu ve oğlum ne kadar yiyebiliyorsa 25 çocuğa da tek tek sayıp veriyordu oğlum etkilenmesin diye. Örneğin çubuk kraker. Benim oğlum 15 tane yiyebiliyorsa bütün çocuklara da o kadar veriyordu.
Oğlumun şekerinin düştüğünü anlayıp müdahale ediyordu. Bana büyük yardımcıydı. Oğlumu sınıfa çok benimsemisti. Onu çok seviyoruz.
test