Türkiye’de şeker hastalığı olarak da bilinen diyabet hastalığı için geliştirilmiş One Drop adlı uygulamaya fikrin ortaya çıkışı, geliştirilme aşaması ve tüm özellikleri eşliğinde yakından bakacağız.
Türkiye’de şeker hastalığı olarak da bilinen diyabet oldukça yaygın. Mideye yakın noktada yer alan pankreas organının işlevini tam olarak yerine getirememesi sonucu ortaya çıkan hastalığın türlerine göre farklı metotlar ile kontrol altında tutulması gerekiyor. Çünkü diyabet hastalarının kan şekerleri normal seyirde gitmiyor, yükselip düşebiliyor. Enjeksiyon yoluyla insülin alımı, hap kullanımı gibi bilinen metotların yanı sıra bazı teknolojik yöntemler de kan şekerinin düzen altında tutulması mümkün.
Elbette kaçınılması gereken besinler, kontrollü ve ölçülü beslenme de sağlıklı yaşam için olmazsa olmazlar. Bir diyabet hastası ilaçlarını düzenli olarak alıyor ve yediklerine, içtiklerine dikkat ediyorsa diyabet hastası olmayan biri gibi yaşayabiliyor. Ancak gereklilikler es geçilirse istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabiliyor.
Dünya genelinde 500 milyondan fazla insan diyabet hastası. Tedavisi ise şu an için araştırmaların devam ettiği önemli bilimsel konulardan biri durumunda. Yani henüz kesin çözümü bulunmayan, oldukça yaygın bir hastalık söz konusu ve bu nedenle hastaların kendilerine dikkat etmeleri şart. Beslenmelerine, ilaç alımlarına önem vermeleri ve kontrollerini aksatmamaları gerekiyor. Peki Türkiye’de de yaygın olarak görülen diyabet için hastaların hayatını kolaylaştıracak ne gibi teknolojik geliştirmeler söz konusu? Kapsamı oldukça geniş bir soru olduğu açık, ancak ben, her kesimden diyabet hastasının kullanabileceği çok daha basit geliştirmelerden söz edeceğim. Diyabet için özel olarak yapılandırılmış bir mobil uygulamadan. Üstelik bir diyabet hastası tarafından geliştirilmiş, adı One Drop…
Dijital pazarlama ajansı Razorfish’in kurucu ortaklarından Jeff Dachis, diyabet hastaları için geliştirilen One Drop’un fikir babası. Dachis her zaman sağlıklı biriymiş. Yemeğine dikkat eder, düzenli spor yapar, hatta maraton bile koşarmış. 47 yaşına geldiğinde ise doktoru ona Tip-1 diyabet teşhisi koymuş. Büyük bir sürpriz olduğu açık, ancak ne kadar sağlıklı olursanız olun diyabetin genetik özelliklerle de yakından ilgisi var. Bu enerji dolu adam, hastalığıyla mücadele ederken kendisine sunulan tedavi yöntemiyle bir şok daha yaşamış… Bundan sonra ilaç kullanımı, beslenme ve aktivite konularında sistematik bir hayat sürmesi gerekiyormuş…
‘Cebimdeki reçete ve sırtımın sıvazlanmasıyla eve gönderilmiştim’ diyor ve hayal kırıklığını şu sözlerle iyiden iyiye vurguluyor: “Açıkçası hastalıkla ilgili umursandığımı ve tedavi edildiğimi düşünmüyordum…”
Ve akıllı telefonu ile araştırma yapmaya koyulmuş. Durumunu ve bundan sonra sürdürmesi gereken o programlı hayatı kontrol altına alacak bir uygulama, belki havalı bir cihaz arayışına başlamış. Ancak pek de tatmin olmamış ve kendi uygulamasını tasarlamaya karar vermiş. İlginç bir hikaye olduğu gerçek. Uygulaması oldukça yetenekli ve bir diyabet hastası için hemen her şeyin düşünüldüğü birkaç örnek arasında…
One Drop; glikoz testi, insülin tedavisi, yemek ve günlük aktivite gibi önemli noktaları kaydediyor ve adeta ‘şeker hastası için bir not defteri’ vazifesi görüyor. Üstelik verilerin diğer hastalarla paylaşımı da mümkün. Etkileşim, uygulamanın dikkat çeken özellikler arasında.
Çok sayıda türü bulunan diyabetin en yoğun karşılaşılan Tip-1 ve Tip-2’ye ‘sahip’ hastalar için tasarlanan One Drop da hedef ise özetle hastalık üzerinde kapsamlı bir hakimiyet sağlanması.
Kullanıcılar kendi insulin seviyelerini glikoz metre ile ölçüyorlar, bu şekilde tedavinin etkilerini kaydedebiliyiorlar, bu şekilde son dönemde yedikleri şeyler ve aktivitelerin kan şekerlerini nasıl etkilediğini de görebiliyorlar.
Beslenmeyle ilgili bölümde ise kullanıcılar, yemeklerinin fotoğraflarını çekip paylaşabiliyorlar; bu şekilde diyabet hastaları arasında besinlerle ilgili kapsamlı bir etkileşim platformu oraya çıkıyor.
Bilgiler girildikten sonra uygulama, farklı bilgileri kullanarak insan vücudunun nasıl tepki verdiğini kaydedip ölçmeye başlıyor. Burada uygulamanın öne çıkan özelliği sonraki dönemlerde diyabet hastalarına ve doktorlara için daha etkili bir tedavi planı ortaya konulması.
One Drop ayrıca “We” bölümünde farklı bir özellik sunuyor. Kullanıcılar diğer hastaların profillerine bakarak onların ne yediğini, nasıl hareket ettiklerini görüyorlar. Böylelikle verilerden yola çıkıyor ve kendi diyabet planlarını tekrardan gözden geçirebiliyorlar. Ayrıca diğer kullanıcıların tedavileriyle ilgili bazı noktalarda “Like” yani beğeni gönderek birbirlerine olumlu yönde destek verebiliyorlar.
Şu anda uygulama mağazalarında farklı Diyabet uygulamaları mevcut. Diabetes tıpkı One Drop gibi iOS tarafında bir diyabet takip uygulaması. One Drop’ta olduğu gibi beslenme takibi, aktivite, meditasyon ve glikoz seviyesi gibi bir çok özelliğe sahip. Bu uygulama ek olarak diyabet hastaları için beslenme planları da sunuyor. Yine Glucosa Buddy popülar bir başka diyabet uygulaması. iOS ve Android tarafında kullanılabiliyor, ancak diğer ikisine göre daha az çekici. Ayrıca Glooko uygulaması da bazı hastane ve klinikler tarafından kullanılabiliyor. Hastalar MeterSync kulanılarak kan şekerlerini sürekli kaydederek takip edebiliyorlar. Bahsettiğim uygulamaların bazıları ücretsiz, ücretli olanlar da oldukça düşük fiyatlara sahip. (Kaynak: http://blog.turkcell.com.tr/diyabet-hastalari-icin-gelistirilen-one-drup-uygulamasi/
