Sizlerin hikayesini okuyunca ben de kendi hikayemi sizlerle paylaşmak istedim
Ben yetimhane çocuğuyum. Orada açtım gözlerimi. Orada büyüdüm.
8 yaşımdayken 1 hafta boyunca çok aşırı sıvı tüketimi ve idrara çıkma peydah oldu bünyede Tabi bu uğurda çok dayak yedim. Öyle zırt pırt kalkamazsın geceleri.
Velhasıl kelam 1 haftanın sonunda ateş terleme ve şuur kaybı olunca revire alındım. Klasik teşhis üşütmüş deyip serum vermişler. Ben serum verdiklerinden sonrasını hatırlıyorum.
Ertesi gün okulda yine aynı sorun olunca hastaneye götürmüşler beni. Uyandığımda zaman ve mekan kavramını yitirmiştim. Tabi benim komada olduğum günlerde diyabet olduğum teşhisi konulmuş.
Yaklaşık 2 hafta kadar hastanede kaldım. Sonra diğer yurtlardan aynı sorunla gelen arkadaşlarla birlikte iğne tutmayı öğrendik O günden bu yana profesyonel insülin kullanıcısıyım
Benim tek sorunum ya şekerim çok yüksek ya da çok düşük. Bir türlü dengeyi sağlayamıyorum. Doktorumun verdiği diyete uyuyorum, ilaçları dozunda ve zamanında alıyorum, spor yapıyorum. Ama bir yerde bir eksiklik var.
Şimdi bayramdan sonra Memorial Hastanesi’ne gideceğim blogunuzdan (Esra Hanım’dan) aldığım tavsiye nedeniyle.
Diyabet bir yaşam tarzıdır Hayata küsülecek bir şey değildir benim gözümde. Zira yapılan araştırmalarda ortada diyabetli insanların ömrü daha uzun Çünkü sağlıklı beslenip spor yapıyoruz
Herkese saygılar, selamlar diyadaşlarım
Tufan Acar
Tufan Bey merhabalar,
Bloğa hoşgeldiniz.
Şimdi size çok geçmiş olsun demek istiyorum ama diyabetin geçmeyen bir hastalık olduğunu bildiğim için demiyorum, yada demiş bulundum gibi, artık siz nasıl kabul ederseniz. 🙂
Siz hayata zaten 1-0 geriden başlamışsınız, diyabet de durumu 2-0 getirmiş anlaşılan.
Şimdi size “emin olun ki en doğru yerdesiniz bu blogta aradığınız her şey var” demiycem.
İşte buradasınız ve sonuç belli. 😉
Yaşam tarzınızda size bol sporlu, 0 hipolu bir hayat diliyorum.
Tekrar http://www.diyabetimben.com‘a hoşgeldiniz diyorum.
Burdan da hem sizin hem de blogtaki herkesin Kurban bayramını kutluyorum.
Hoşbulduk
Hatice hanım; öncelikle şunu belirteyim bence diyabet bir hastalık değil 🙂 Hayatın bana attığı golleri eğer sıralayacak olursam benim hayata atmaya çalıştığım golleri de göz önüne alırsak eğer “arkadaş bu da mı gol değil” gibi bir tepki verebilirsiniz 🙂 aslında herşeyden önemlisi her anlamda bilinçli olmak. Bazı şeyleri sorgulamakla ömür geçmiyor neden ben niçin ben gibi sorular yok benim hayatımda bu doğanın bana bir armağanı ilk başta demiş anne de sensin baba da çocuk da sensin kabullenmişim bunu sonra doğa demiş ki sen pek şeker bi çocuksun şekerle de baş edersin 🙂 eee ne yapalım bize de kabullenmek düşmüş 🙂 blog hakkında görüşlerim şuan aşırı derecede olumlu çok güzel paylaşımlar var insan kendini yalnız hissetmiyor çok mutluyum burada olmakla neden yıllardır olmamışım diyorum hatta. Spor bol hipo bol 🙂 tekrar hoşbulduk bu güzel karşılamanızdan dolayı teşekkür ederim
Tufan Bey Merhaba,
Benden önce Hatice Hanım hoş geldiniz demiş bile size 🙂 Bloğumuzun yöneticilerindendir Hatice Hanım. Ama tip-1 diyabetle ilgisi ve alakası sadece bizimle oldu.
Yazınızda bir şeyler içimi sızlattı. Tip-1 diyabet teşhisi konulmadan önce tuvalete yetişmek için mahvolurdum. Hele ki dışarıdaysam ve eve az kalmışsa, sırf evde yaparım diye yeri geldiğinde altıma kaçırırdım. Sırf tuvalete sık gidiyorsunuz diye dayak yemek ya da gidememek inanın kendi hatıralarım aklıma gelince sızlatıyor içimi.
Elimizden geldiğince ve sizi işlerinde uzman doğru doktor ve diyetisyen ile buluşturursak beraber bir şeyleri başarmış olacağız. Diyetisyen konusunda da Nesil Gören Atalay bizim her şeyimiz 🙂 Sizi onunla da tanıştırırız. Ve böylece daha sistemli bir tip-1 diyabetli hayatınız olmasına destek sağlamış oluruz.
Tekrar hoş geldiniz 🙂
sevgiler
Hoşbulduk 🙂
Evet o günler aklıma geldikçe hem gülüyor hem üzülüyorum kalabalık bir mekanda kurallar olmak zorundaydı kızmıyorum onlara tuvalete gitmeme izin vermedikleri için yada dövdükleri için. İnsan o şartlarda büyüyünce (bazıları) olumlu bakmayı öğreniyor hayata. Ve yaratıcı oluyor. Kış aylarında bulduğum formül çok işime yaramıştı bir ped şişe buluyorsunuz gizlice ranzanıza saklıyorsunuz ve içine idrarınızı yapıyorsunuz hem rahatlamış hem ısınmış oluyorsunuz 🙂 Dengelemem gereken birşeyler var ters giden sistem yanlış galiba bunu sizin sayenizde dengeleyeceğime inanıyorum blogunuz şimdiden daha fazla bilinçlenmemi sağladı hemen hemen her yazınızı okudum. Şuan hiperglisemi yaşıyorum hiperim ve ben size saygılarımızı yolluyoruz teşekkür ederim herşey için 🙂
Tufan bey, hayata bakışınız ve diyabetle ilgili düşünceleriniz gerçekten takdire şayan, ben halen alışmaya çalışıyorum bir yıl olmasına rağmen oğlum iki yaşındaydı şuan üç. Kimse kolay diyemez gerçekten yaşayan bilir… Bizler umutla çaresini bekliyoruz ki muhakkak olacak o da.. Herkese sevgiler ve iyi bayramlar…
Dilek hanım merhaba
Oğlunuz ne yazık ki çok küçük yaşta yakalanmış burada size büyük iş düşüyor sabır en büyük iş daha bir yıl geçmiş zaten bir yıl alışma kabullenme evresidir. Diğer yıllarda daha çok alışacaksınız zaman ve hayat bizlere alışmayı öğretiyor… Çaresi olacak bende inanıyorum bu kadar kolay bir hastalığın çaresi muhakkak vardır gelişen teknolojiyle birlikte kısa zamanda çıkacaktır çaresi. Saygılar iyi bayramlar
tufan bende izninle oğlum diyorum.kaç yaşındasın nerede yaşıyorsun bilmiyorum ama kolaylıklar diliyorum.diyabet zor bir hastalık nefsinle imtihandasın.dua ediyorumki en kısa zamanda çaresi bulunsun.bu site gerçekten güzel düşünülmüş esra hanım sağolsun.hem bilgilenmek hem dertleşmekgüzel.ilerde belki buluşma günleri deyapılabilir.görüşmek umudu ile….
İzin ne demek şeref duyarım. 32 yaşındayım İstanbul’da yaşıyorum bir ameliyat geçirdim yurtdışındayım şimdilik. Nefsime hakim olmayı öğretti bana diyabet inşallah çaresi bulunur küçük yavrularımız kardeşlerimiz faydalanır bizler artık alıştık 🙂 Evet çok güzel düşünülmüş bir blog emeği geçen herkes sağolsun. İstanbul’daki toplantıya katılamıyorum katılmayı çok istemiştim fakat sağlık sorunlarım nedeniyle dönemiyorum. İnşallah bir buluşma günü ayarlar bizlere Esra hanım 🙂 Görüşmek üzere ellerinizden öperim saygılar selamlar